TOKAT (İHA) – Tokat’ta, ’Küçük Antalya’ olarak adlandırılan köyün tamamına yakınında seracılık yapılıyor.

Tokat kent merkezine yaklaşık olarak 12 kilometre uzaklıkta bulunan Gümenek köyü kentin sebze ihtiyacının önemli bir kısmını karşılıyor. Devlet teşviki ile 2004 yılında 250 metrekare ile başlayan seracılık zamanla 300 dönüme yayıldı. İl genelinde bin 700 dönüm alanda örtü altı tarımı yapılırken, kentin bir arada en fazla serayı barındıran köyü ‘Küçük Antalya’ olarak tanınmaya başladı. Havadan görüntülenen seralarla kaplı köy çiftçilerin önemli bir geçim kaynağı oldu. Önceki yıllara göre daha fazla verim alan köyde göç tersine döndü. İmkanları ve yaşam şartları iyileşen köylüler yaz-kış üretim yapabilmenin avantajını yaşıyor. Kış mevsiminde marul, maydanoz, soğan, roka, yaz aylarında ise seralarında ağırlıklı olarak salatalık ve biber yetiştiren köylüler durumlarından memnun.

83 haneli köyün tamamına yakını seracılık yapıyor

Uzun yıllar açık alanda çiftçilik yaparken seracılık ile tanışan Zeki Taşkın, İl Tarım Müdürlüğü’nün tavsiyesiyle hibe olaraktan verilen seralarla işe başladıklarını belirterek, “250 metrekare sera ile başladım. Şuanda 4 dönüm seram var. 83 hane köyümüzde diyebilirim ki serası olmayan üç hane ya var ya yok. Yani herkesin serası var. Tarım il Müdürlüğü’nün bize dediği il merkezinde köyümüz seracılık üzerinden merkez köy” dedi.

Tokat’ın ‘Küçük Antalya’sı

Köylerinin ’Küçük Antalya’ olarak adlandırıldığını belirten Taşkın, “Yüksek tepeye çıkıp bakıldığı zaman her taraf bembeyaz gözüküyor. Köyün arazisinin 3/2’si sera ile tamamen kapalı. Hala da devam ediyor. Devletin destekleriyle, tarım il müdürlüğü önderliğinde bu işler çoğalmış oldu. Şimdi de çileğe başladık” diye konuştu.

Seracılık yaptılar hayatları değişti

Köy halkının seracılıkla kalkındığını belirten Taşkın, “Bundan 15-20 yıl önce köyümüzde traktörü olan bir hane iyi bir çiftçiydi. Şimdi traktörler hep sıfır, çift çeker, artı açık kasa kamyonet. Artı bir de gezmek için taksi var. Köyümüzde evlerin 3/2’si kat kaloriferlidir. Betonarme, son model lüks yaşantı. Yani bundan bir 10-15 sene sera olmadan önceki köyümüzle şimdiki köyümüz arasında çok fark var” ifadelerini kullandı.

Ürünlerini pazarlamak için kooperatif kurdular

Çiftçi Yavuz Kasım ise köylerinde seracılığın oldukça fazla yaygınlaştığını belirterek, “Köyümüzde seracılık bir deneme amaçlı bir yarım dönümle başladı. Ardından baktık oluyor. Ondan sonra diğer komşularla beraber açık araziye göre daha fazla avantajı olduğu için seraya döndük. Köyümüz Antalya’nın Kumluca’sına benzetiliyor. Köyümüzde ilk başta yedi arkadaşla kooperatif kurduk. Kooperatif olmasaydı bu seralarda bu şekilde büyümezdi. Çünkü en büyük sıkıntı her işin başına çalışmaktan da ziyade pazarlama” şeklinde konuştu.